olanaksız nedir? olanaksız ne demek? olanaksız kelimesinin eş anlamlısı olanaksız zıt anlamlısı

NNN SÖZLÜK

1. sıfat Olanağı olmayan, olma ihtimali bulunmayan, gayrimümkün, imkânsız
"Belki zaman içinde düşünebilirdim. Ama artık olanaksız." - A. Ağaoğlu

Diğer Kelimeler: kalıntı, akaryakıtçılık, mahallîleşme, benildemek, floş, arttırtma, aşağılayıcılık, nitelenme, sığla, sahil şeridi, yaptırtmak, cevap hakkı doğmak, giysi, ruhu karartmak, dar açı,

gayrimümkün
Daha fazla olanaksız eş anlamlısı için tıklayınız.

• Anensefali
  Yaşamın sürmesini olanaksız kılan, beyin , kafatası ve skalp in önemli bir kısmının konjenital oluşmamasına bağlı çok ağır bir oluşum
• Timon
  Varolan şeylerin bilgisinin insan için olanaksız olduğunu dile getiren Timon, insanın görünüşlerin ötesine geçerek gerçekliğin kendisine
• Duruişiti
  Duruişiti, hiçbir aygıt kullanmaksızın, algılanabilmesi olanaksız uzaklıktaki ses, konuşma ve müzikleri işitebilme ve bedensiz varlıklardan
• Güçlü etkileşim
  Güçlü etkileşime giren parçacıkların doğrudan gözlemlenmesinin olanaksız olduğu pek çok serbest quark gözlemleme çalışmasının
• Gerçek
  Tasarım ve imgelemden bağımsız olarak varolanlar gerçek olarak ileri sürüldüğü gibi, bunu olanaksız gören ve gerçekliği bir tür
• Troleybüs
  kullanılmasının sebebi tramvay ların aksine lastik tekerlekler kullanılması sebebiyle tek kabloyla devrenin tamamlanmasının olanaksız olmasıdır.
• Düşünce deneyi
  Deneyin yapısına bağlı olmak üzere bazı deneyleri uygulamak olanaksız olabilir. Deneyin gerçekte uygulanabilir olduğu durumlarda ise
• Moritz Schlick
  mutlak kesin bilgiye ulaşmanın olanaksız olduğunu öne sürmüş; yapılabilecek en iyi şeyin, bilimin gerçekliği betimlerken oluşturduğu
• Arnold Geulincx
  iki töz arasında mantıksal bakımdan olanaksız olan ilişkiyi, biraz da yapay bir biçimde etkileşimcilikle açıklamasından sonra, Descartesçı
• Han Tümertekin
  B2 evi için görüşleri şöyle: “Yepyeni, benzeri görülmemiş bir yaratım ama bir yandan da, yer aldığı ortamdan koparılması olanaksız bir parça.
• Louise Labé
  Zekası, çekiciliği, başarıları ve sarbest davranışları nedeniyle, adı doğrulanması olanaksız pek çok söylentiye karıştı. Örneğin savaşa
• Phyrrhon
  İnsanın bilgiye ulaşmasının, görünüşleri aşıp, gerçekliğe erişmesinin olanaksız olduğunu savunan Phyrrhon, her görüş için leyhte ve
• Karaguz, Düziçi
  Bu durum sulu tarımı olanaksız kılar. Ne var ki, bazı havuzlar yapılarak küçük çapta gelişim sağlanmıştır. 15 adet traktörü bulunan köyde
• Bademli, Eğirdir
  kadar olduğu düşünülürse, bir yol sorunundan söz açmak olanaksız. Davras a çıkacakların kendi araçlarıyla gitme imkanlarının yanında,

-

---