doğurmak nedir? doğurmak ne demek? doğurmak kelimesinin eş anlamlısı doğurmak zıt anlamlısı

NNN SÖZLÜK

1. nsz, -i Yavru dünyaya getirmek, doğum yapmak
"Bir kadın tarlada doğuruyor, bir kadın hastanede doğuramıyor." - S. F. Abasıyanık
2. mecaz Ortaya çıkmasına yol açmak, sebep olmak
"Bir kıvılcım isyan havası doğuruyor ve zor önlemlerin alınmasına yol açıyor." - A. Kutlu

Diğer Kelimeler: bülbül gibi konuşmak (veya okumak), bölme perdesi, perde çekmek, iki arada bir derede (kalmak), sıkıyönetim, şov yapmak, şaşırabilme, mıncık mıncık, cereyan çarpmak, beğendirebilme, minimum, bakabilmek, mesabe, dolanlı iflas, tokasiz,

sebep olmak doğum yapmak
Daha fazla doğurmak eş anlamlısı için tıklayınız.

• Doğum
  Dosya:MocheCeramicBirth. jpg | Doğum yapan bir kadını gösteren Moche seramik kap (Larco Müzesi , Lima , Peru ) Doğum (çiftlik hayvanları ve
• Theotokos
  Sözcük Yunanca theo- (theos tanrı)ve tokos’dan (tikto doğurmak)türemiştir ve doğrudan çevrilirse “Tanrı’yı doğuran” gibi bir anlama
• Alkmene
  Tanrıçalar ürküntü ve öfke ile kalkınca, kahramanımız gerçekten doğurmak için bundan yararlanır, ancak tanrılar suçlu kadını gelincik
• Nixi
  İsim nithor yani "doğurmak"tan türemiştir. Kategori:Roma tanrıçaları.
• Tuğrul (mitoloji)
  Ayrıca doğa, doğurmak sözcükleri ile de kökendeştir. Kaynakça : Dış bağlantılar : http://www. mythicalcreatureslist. com/mythical-creature/Turul
• Ligand (biyokimya)
  bir ligand konsantrasyonu ile ligand bağlanma yerini tamamen işgal etmek ve fizyolojik tepkiyi doğurmak için yeterli olduğu anlamına gelir.
• Franz Schubert
  Moravyalı annesi ise çocuk doğurmak ve yetiştirmek görevini üstlenmişti. Doğurduğu on dört çocuğundan dokuzu, daha bir yaşına gelmeden
• Akdeniz foku
  Akdeniz foku, yavrusunu doğurmak ve büyütmek için mutlaka karaya (ve özellikle kıyı mağaralarına) muhtaçtır. Dağılımı ve sayısı
• Çöl Yavrusu
  (Ward Bond ) ve adamlarından kaçarken çölde bir arabanın içinde yalnız başına ve doğurmak üzere olan bir kadına (Mildred Natwick ) rastlarlar.
• Selimli, Sarıkaya
  Şivesi: Gunnamak : Doğurmak. Haad : O vakit, zaman. guşüm etmek**merak etmek*Gusene : Büyük tencere. Helke : Metal kova. İşlik : İçe giyilen
• Borç
  Hukuki işlem, hukuki bir sonuç doğurmak amacıyla, irade beyanında bulunmaktır. Hukuki işlemler, irade beyanında bulunan tarafların sayısı

-

---