1. nsz Takma işi yapılmak
"O gece üst katla bizim odayı birleştiren merdivenin üstüne koca kapak takıldı." - A. Kutlu
2. -e Bir yere iliştikten veya dokunduktan sonra oradan kurtulamamak
"Önünü çok iyi göremeyen hayvanın ayağı bir taşa takıldı." - O. C. Kaygılı
3. -e Engelle karşılaşıp geçici olarak işlemez duruma gelmek
"İğne bir müddetten beri plağın bozuk yerine takılmış, ha babam ha, bir melodiyi tekrar edip duruyordu." - H. Taner
4. -e Bir yerde bir süre kalmak, oyalanmak
"Yolda bir arkadaşına takıldı."5. -e, mecaz Olumsuz veya aksayan, eksik bir yanını görerek üstünde durmak
"Son günlerde bir de usta sözüne takılır oldum." - N. Meriç
6. -e, mecaz Kızdırmak, üzmek, şaşırtmak amacıyla şaka yollu konuşmak
"İstasyon memuru onun şehre seyrek indiğini bildiğinden her seferinde takılır." - H. Taner
7. -e, argo Biriyle, bir toplulukla sık sık birlikte olmak, onlara katılmak
8. -e, argo Kahvehane, meyhane vb.ne sık sık gitmek, eğlenmek
9. -e Birinin sürekli peşinden gitmek
Diğer Kelimeler:
bağışık serum,
harbiye,
hastalanma,
sırası gelmek,
harıldama,
sürüden ayrılmak,
ayvacık,
geç! (veya geç efendim!),
büyük balık küçük balığı yutar,
yulaf,
kapuçin,
dış bellek,
kıvratmak,
yanına kar kalmak,
mukni,
Henüz yorum yapılmadı. İlk yorumu yapan Sen olabilirsin!