empoze nedir? empoze ne demek? empoze kelimesinin eş anlamlısı empoze zıt anlamlısı

NNN SÖZLÜK

1. sıfat "Dayatmak" anlamındaki empoze etmek birleşik fiilinde geçen bir söz
"Demokrasi ... bilime, sanata, basına kendi düşüncesini, değer yargısını, zevkini empoze etmeye kalkmama olgunluğu demektir." - H. Taner

Diğer Kelimeler: sebepsiz yere, döviz kaçırmak, koltukları kabarmak, amber, kurulu, cadaloz, kabuk yönetim, pastelci, çığralık, bıyığını silmek, sakıncalı, şut, süline, sonuç çıkarmak, savur,

empoze kelimesinin eş anlamlarını görmek için buraya empoze eş anlamlısı tıklayınız.

• Orijinal ürün üreticisi
  OEM kelimesinin anlamı kullanıcılara öyle empoze edilmiştir ki, büyük bir kesim OEM deyince aklına hemen markasız ve kalitesiz ürün gelir.
• Kristal Gece
  bunun planlanarak düzenlenmiş bir Yahudi komplosu olduğunu öne sürerek Alman ırkının öcünü alması gerektiğini konuşmalarında halka empoze etti.
• Goth
  tepki olarak doğdu denebilir. Konservatzmin ve gelenekçiliğin dünyaya empoze edilmeye çalışıldığı, çok başarılı, mutlu, ve rahatsız edici
• Giyim bedenleri
  bolluk rahatlıktır tarzındaki bir anlayışla müştere empoze edilen daha çok spor tarzı giyim ürünlerinde uygulanan bir beden ölçü sistemidir.
• Erendiz Atasü
  Çok kişi zanneder ki yazar bir şeyler yazarken, birtakım düşüncelerini empoze etmek istiyor. Belki bunu isteyen yazar da olabilir.
• Kültürel liberalizm
  Devlet asla insanların yaşayış biçimine müdahale edemez, insanları zorla devletin kabul ettiği bir dili, dini veya kuralı empoze edemez.
• Değişiklik Yönetimi
  IT altyapısına yapılacak olan değişiklikler problemlere cevap vermekte veya haricen empoze edilmiş gereksinimlerin belirgin bir şekilde
• Ayn Rand
  Kimsenin bir başkasının haklarına güç kullanarak tecavüz etmeye ya da güç kullanarak ona kendi fikirlerini empoze etmeye hakkı yoktur.
• Elijah Muhammed
  Kendisinin peygamber olduğunu empoze ediyordu. İnsanların eşit olduğunu kabul etmiyordu, siyahların ırkî üstünlüğünü savunuyordu.
• Seyfülislam Kaddafi
  Araplar ya değişecekler ya da değişim dışarıdan empoze edilecek.” Hatta Seyfülislam Kaddafi, daha kapsamlı sohbetlerinde Libya
• Negatif özgürlük
  İkincisi, negatif özgürlük dahilindeki kısıtlama, doğal ya da kapasite yetersizliği gibi sebeplerle değil, kişi veya kişilerce empoze
• Balıkesir Türküleri
  Türkünün tekrar kısımları ya da vurucu noktası duygunun tam empoze edildiği bölümlerdir. Gerçekte türküler, sözlü halk edebiyatı nın temel
• Obsedör
  Karşılarındakileri bilgisizlikle nitelendirerek, her söylediğini rahatlıkla empoze etmeye çalışırlar. Din , tasavvuf , mistisizm ve
• Derdmend
  Uzmanlar bu bakımdan, Sovyet ideolojisinin empoze ettiği basmakalıp zevkin geride kaldığı günümüzde, hem Tatar dilinde hem diğer Türk
• Işık tayfı
  Elektromanyetik radyasyon bir iletkene empoze edildiğinde, iletkenin yüzeyindeki atomların elektronlarını daha enerjik kılarak iletken
• Amerikan yerlilerinin asimilasyonu
  Antlaşma yapmak ve kimi şartları empoze etmekle yükümlü olan kurum 1849 yılında İçişleri Bakanlığı bünyesine bağlanmıştır. Çeşitli
• Babil (film)
  Film de, yaşadığı toplum tarafından, diğer toplum breyleri hakkkında empoze edilen düşünceler, kültürel iletişimsizliğin yanında, aynı

-

---